Almanya’nın Kuzey Ren Vestfalya (NRW) Eyaleti’nin 179 kent ve beldesinde 13 Eylül günü yapılacak belediye meclisi seçimlerinde Türkiye kökenli adaylar da yarışacak. Bu adaylar arasında özellikle kadın adaylar dikkat çekiyor. Yapılacak seçimlerde, seçmen yaşı genel seçimlerde olduğu gibi 16. Seçimlerde farklı kent ve listelerden giren bazı kadın adaylar:
Haber: Fuat ATEŞ
Seçim Bölgesi: Köln (Lindweiler, Volkhoven/Weiler, Pesch, Esch/Auweiler)
Ayfer Sevim: “Şikâyet etmek yerine seçme ve seçilme hakkımızı kullanalım”
Sosyal Demokrat Parti’nin Köln Belediye Meclisi’ne aday gösterdiği Ayfer Sevim, yıllardır iş ekonomisti olarak yerel yönetimlerde çalışan bir isim… Göçmen sorunları konusunda birçok sivil toplum kuruluşunda gönüllü olarak çalışan Ayfer Sevim, Köln’deki yerel seçimlerde dikkat çeken adayların başında geliyor.
Yaklaşık 30 senedir Sosyal Demokratik Parti(SPD) içerisinde siyaset yaptığını ifade eden Sevim, uygulanan yanlış politikalar karşısında şikâyet etmek yerine sorunları çözme noktasında aktif olarak görev alınmasından yana… Bir topluma ait hissetmenin en önemli şartlarından birinin karar verme mekanizmalarında bulunmaktan geçtiğini hatırlatan Ayfer Sevim, Alman vatandaşlığına sahip herkesin seçme ve seçilme haklarını sonuna kadar kullanmaları gerektiğini ifade ediyor. Uzun yıllar gençlerin eğitimi alanında çalıştığını ve eğitim sisteminde var olan bazı yanlış uygulamalar neticesinde kendisinin de inişli-çıkışlı bir eğitim hayatı olduğunu dile getiren Sevim, “Hauptschule’den gymnasium’a yükseldim ve ardından üniversite eğitimi tamamladım. Bu zorlu süreci ailemin desteğiyle atlatabildim ama herkes maalesef bu kadar şanslı olmuyor. Bu konuda sahip olduğum hayat tecrübesini özellikle göçmen kökenli çocuklarla ve gençlerle paylaşmak istiyorum. Seçildiğim takdirde eğitim alanı dışında son dönemlerde gündemden düşmeyen dijitalleşme ve mesleki tecrübelerimden dolayı çalışma hukuku konularında da çalışmalar yürütmeyi planlıyorum” şeklinde konuştu.
Seçim Bölgesi: Lünen
Funda Öztürk: “Göçmenlerin ve kadınların siyasette temsili dezavantajlı”
2009 yılından bu yana Sol Parti(Die Linke) içerisinde çalışmalar yürüten Funda Öztürk, makine mühendisliği bölümünden mezun ve uzun yıllardır TÜV’de çalışıyor. Lünen şehrinde Sol Parti tarafından 2. sıradan belediye meclisine aday gösterilen Öztürk, göçmenlerin, kadınların ve gençlerin siyasette daha aktif rol almaları gerektiğini savunuyor. Göçmenlerin ve kadınların siyasette temsili noktasında dezavantajlı bir konumda olduklarını hatırlatan Öztürk, “Göçmen kökenli vatandaşlar olarak Almanya’nın %20’sini oluşturmamıza rağmen federal ve eyalet parlamentolarında temsiliyetimiz maalesef %2-3 aralığında… Bu kabul edilebilir bir durum değil. Ve eklemem gerekirse kadınlar ekstra dezavantajlı bir durumda. Sol Parti, Lünen şehrinde ilk üç sırada göçmen kökenli adayları gösterdi. Parti yönetimimize ve üyelerimize; bizleri cesaretlendiren ve pozitif ayrımcılığa dönük bu tavrı nedeniyle teşekkür etmek istiyorum” diye konuştu.
Almanya’da yaşayan göçmen kökenli Türkiyelilerin, Almanya iç siyasetinden ziyade Türkiye’nin gündemine daha çok ilgi gösterdiklerinden yakınan Öztürk, göçmenlerin her alanda olduğu gibi siyaset alanın da var olmaları gerektiğinin altını çiziyor: “Göçmenler olarak Almanya iç siyasetine dâhil ve müdahil olmayan bir konumdayız. Bu atıl konumdan çıkmak için siyasi partilere üye olup, çalışmalar yürütmek zorundayız. Özellikle 16 yaşından büyük gençlerimize önerim; kendilerine siyasi anlamda yakın buldukları partilerin gençlik kollarına üye olup, ülkenin geleceği konusunda söz sahibi olmalarıdır. Bu bir tercihten ziyade AfD(Irkçı Parti) gibi Almanya’nın geleceğini ve çok kültürlü yaşamını tehdit eden yönelimleri engellemek adına bir zorunluluk da oluşturuyor.”
Seçim Bölgesi: Herford
Sibel Gümüş: ‘Demokrasi çok değerli bir kavram ve onu korumalıyız!’
Yıllardır Sosyal Demokrat Parti içerisinde çeşitli kademelerde görev yapan Sibel Gümüş, Herford şehrinde SPD tarafından belediye meclisine aday gösterildi. Herford Belediyesi bünyesinde yer alan Caritas Verband’da anadille danışmanlık alanında çalışan ve İletişim/Komünikasyon sektöründe de tecrübe sahibi Gümüş, seçildiği takdirde eğitim, uyum ve dijitalleşme alanlarında çalışma yürüteceğini söylüyor.
Almanya’daki genel siyasi atmosferin kadınlar ve göçmenler için çeşitli olanaklar sunduğunu dile getiren Sibel Gümüş, bu değerlerin ve hakların korunması için çaba harcanması gerektiğini dile getiriyor: “Geldiğimiz coğrafyalarda karşımıza çıkan en önemli problemlerden biri demokrasi anlayışının eksikliğiydi. Bu nedenle biz göçmenler için demokrasi çok değerli bir kavram ve onu korumak için mücadele etmek zorundayız. Özellikle kadınlar biraz daha cesaretli olmaları gerekir. Unutmayalım ki yaşadığımız sorunların çözümü noktasında en etkin mücadele alanı siyasettir. Bunun farkına varmamız gerekiyor. Almanya bizim evimiz ve vatanımız… Almanya’nın geleceğine dair karar alma mekanizmalarında yer almak; uyumu ve aidiyet duygusunu pekiştirdiği gibi aynı zamanda çok kültürlü toplumsal yapının fikri zenginliğini siyaset alanına aktarmak demektir. Entegrasyon sadece yabancıların Almanya’ya uyum sağlaması değil, kültürlerin karşılıklı olarak birbirlerini yakından tanıması olarak değerlendiriyorum. Bu nedenle tek yönlü bir ilişkiden ziyade çift yönlü ve karşılıklı etkileşimden bahsetmek gerekiyor. Ancak bu şekilde sağlıklı bir birlikte yaşama kültürünü oluşturabiliriz.”
Mat: “Kadınların ve göçmenlerin siyasette görünür olmasını istiyoruz”
NRW Eyaleti’nde yapılacak seçimlerle ilgili Alevilerin Sesi Dergisi’ne kısa bir değerlendirmede bulunan Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu Genel Başkanı Hüseyin Mat, göçmen kökenlilerin en yoğun yaşadığı eyalet olması nedeniyle kullanılacak oyların seçim sonuçları üzerinde ciddi etkilerinin olacağını söyledi. Mat, “Göçmenler ve pek tabi kadınların siyasi arenada temsillerinde ciddi sıkıntılar var. Bu sorunu aşabilmenin yolu ise aday olabilme başarısı gösteren kişileri desteklemekten geçiyor. Kurum olarak bu konuda hassas davranıyoruz. Bu noktada Sayın Ayfer Sevim, Sayın Funda Öztürk ve Sayın Sibel Gümüş’e 13 Eylül’de yapılacak yerel seçimlerde başarılar diliyoruz. Oy hakkı olan tüm üyelerimizin o gün seçim sandıklarına giderek oy vermeleri gerektiğini yeniden hatırlatmak isterim. Aşırı sağcı partilerin güçlenmesini istemiyorsak, bu vatandaşlık görevimizi yerine getirmemiz şart” dedi. NRW Eyaleti’nde 13 Eylül Pazar günü Belediye Meclisi üyeliklerinin yanı sıra uyum meclisleri için de seçim yapılacak.
